Göz tembelliğinin her yaşta tedavi edilebilmesi mucizesi
Ambliopi (Göz Tembelliği) tedavisi hakkında yeni geliştirildiği iddia edilen bir yöntem hakkında zaman zaman medyada yer alan haber görünümlü reklamlarla tanıtım yapılmaktadır. Bu reklam-haber'lere göre sözkonusu yöntem ile göz tembelliği tedavisinde 9-55 yaş arasındaki her olguda başarılı sonuç alınmaktadır.
Bu reklam-haber'lerde sözü edilen ürün, ilk olarak İsrail'de geliştirilmiş olan ve çok da yeni sayılamayacak bir yönteme dayalı olup, Singapur'da kurulmuş ve ABD'de tescil edilmiş NeuroVision adlı bir şirket vasıtası ile pazarlanan bir üründür. Yöntem'in esası, bilgisayar ekranında oluşturulan görsel uyaranların izlenmesine dayanır. İzletilen uyaranlar uzun yıllardır göz tembelliği tedavisinde kullandığımız CAM stimulator cihazının stimuluslarına benzemekte ve kontrast duyarlılık algısını arttırmayı amaçlamaktadır. CAM stimulator tedavisi 80'li yıllarda çok popüler olan, ancak kapama tedavisine herhangi bir üstünlüğü olmadığı için sonradan sadece kapama'ya dirençli olgularda kullanılmaya devam edilen bir yöntemdir. Reklamı yapılan bu yöntem ise, uygulama olarak bilgisayar ekranındaki uyaranları kullanması açısından göz tembelliği tedavisinde yıllardır kullandığımız makuler stimulasyon yöntemine benzemektedir. Bu yöntem, ülkemizde 1989 yılında hocam merhum Prof Dr Fazıl Sezen'in öncülüğünde tarafımdan geliştirilen bir sistemle kullanılmaya başlanmış ve o yıldan bu yana İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Şaşılık Biriminde ve yurtdışında bazı kliniklerde zaten kullanılmaktadır. Yirmi yılı bulan bu deneyimimizin bilimsel analizleri göstermiştir ki bilgisayar destekli makuler stimulasyon yöntemi klasik kapama tedavisini uygulamakta zorluk çeken ve bu nedenle istenen gelişmeyi sağlayamayan olgularda gerçekten etkili olmaktadır. Ancak bu etkinlik ambliopi fizyopatolojisinin özelliği nedeniyle en fazla 10-12 yaşlara kadar geçen süreçte görülmekte, bu yaş döneminden sonra etkinlik hızla azalmaktadır. İleri yaşlardaki göz tembelliği olgularında elde edilecek iyileşme ise ancak çok kısıtlı ölçülerde ve geçici olmaktadır.
Buna karşın, reklam-haberlerde tanıtımı yapılan NeuroVision yönteminin 9-55 yaş arası her göz tembelliği olgusunda eşit ölçüde iyi sonuç verdiği iddia edilmekte, iddialar bununla da sınırlı kalmayıp aynı yöntemin miyopi tedavisi, presbiopi tedavisi gibi fizyopatolojik açıdan göz tembelliği ile hiçbir ortak yönü olmayan başka göz kusurlarının da tedavisine "iyi geldiği", LASIK tedavisi sonrası gelişen görme sorunlarını da giderdiği şeklinde tanıtılmaktadır. Böylesine "sihirli" bir yöntemin kerametleri ile ilgili iddialar öyle bir noktaya gelmiştirki internet üzerinde bu yöntemle sigarayı bıraktırma, zayıflama gibi tanıtımlara dahi rastlamak mümkündür. Bütün bu mucizevi kullanım alanları da göstermektedir ki, yöntemin asıl gücü göz veya beyin üzerindeki fizyolojik etkisinde değil, insan psikolojisi üzerindeki üstün ikna ve telkin gücünde yatmaktadır. Buna tıp dilinde "placebo etkisi" denmektedir.
Yapılan tanıtımlarda yönteme bilimsel itibar kazandırmak amacıyla yöntemin ABD'de FDA onayı aldığı özellikle vurgulanmaktadır. Bir tedavi yönteminin ABD'de ilaç ve besin denetimi yapan kuruluş olan FDA tarafından onaylanması, o yöntemin etkinliğini değil, sadece o yöntemin insan sağlığına zararı olmadığını belgeler. Bunun ötesinde herhangi bir tedavi yönteminin etkinliğini gösterecek en önemli referans, o yöntemin uygulama sonuçlarının bilimsel ölçülere uygun biçimde değerlendirildiği bir araştırmanın uluslararası hakemli bilimsel dergilerde yayınlanmış ve tartışılmış olmasıdır. Ancak ne yazıkki reklam-haberlerde bahsi geçen bu yöntemin 9 yaşından sonra da göz tembelliğini tedavi edebildiğine dair uluslararası tıp dergilerinde yayınlanmış hiçbir makaleye rastlanmamaktadır.
Sonuçta sözkonusu "ürün", bilimsel bir gelişmeden ziyade "tamamen duygusal (!)" amaçlara hizmet ettiği aşikar olan bir pazarlama stratejisinin ürünüdür. Yöntemi uygulamanın sağlığa belirgin bir zararı olmayacağı, hatta eğer kişi kendisini yöntemin yarar getireceğine yeterince inandırırsa psikolojik açıdan belki olumlu etkisi de olabileceği düşünülerek rağbet edip etmemeye karar verilmesinde yarar vardır.